logo

Aşk 5. Bölüm izle

Özet: Birbirlerine olan aşkları dışında ellerinde hiçbir şey olmayan Azra ve Kerem, hayallerini gerçekleştirmek için acımasız bir oyun oynamaya kalkışırlar. Zengin bir ailenin kızı olan Şebnem'e tenis hocalığı yapan Azra, hem kendini hem Kerem'le olan geleceklerini kurtarmak için Şebnem'in aşka olan açlığını kullanarak, sevdiği adamı yani Kerem'i feda edecektir.
cemile demiş ki;
Merhaba Lalem hanım. Geçirmiş olduğunuz kaza ve rahatsızlığınız nedeniyle size yürekten geçmiş olsun diyorum. Çok zor şartlar altında yazı yazdığınızı söylediniz. Sizi bu şartlar altında yazmak zorunda bırakanlardan biri olarak hem üzüldüğümü, hem de bu vesile ile tanışma imkanı bulduğum için sevindiğimi söylemek isterim. Uzun süredir yorum okuduğunuza göre burada çok değişik yaşantılardan gelen insanların farklı hayat görüşleriyle yazdıklarını fark etmişsinizdir mutlaka. Aynı olaya çok farklı pencerelerden bakabilmek ve bunu dile getirebilmek aslında hayatın çeşitliliği ve güzelliği bence. Selin için yazdığınız tüm iltifatların gerçekliliğine ben de inanıyor ve en az sizin kadar ben de onu takdir ediyorum. Ayrıca hem selin hem de burada yazı yazan diğer yorumcular hakkında da aynı güzel şeyleri düşündüğümü de belirtmek isterim. Tümüyle selinin yazdıklarını tekrarladığınız yazınızda selini övüp, ardından ona saldırdığımızı söylemeniz beni bunu niye yazdığınız konusunda düşünmeye teşvik etti. Selinden farklı düşünüp yazmayı niye seline saldırı olarak algıladığınızı da anlayamadığımı altını çizerek belirtmek isterim. Bizlerde aynen selin gibi kendi penceremizden, kendi hayat anlayışımızla, kendi doğrularımız çerçevesinde yorumlar yapıyoruz. Burada saydığınız birkaç isim dışında yorum yazan arkadaşları beğenmeme hakkına elbette sahipsiniz, bunu bu şekilde yazmanızı çok şık bulmasam bile yazma hakkınızın olduğunu, olayı azra tarafı ve azraya karşı taraf olarak algılayarak yazdığınızı varsayıyorum. Ancak unuttuğunuz şey diziye bağlı olarak yorumlar yapıyoruz. Diğer bölümlerde yaşanabilecek farklı olaylarla fikrimizi değiştirebilir, yaşananlara göre yorum da yapabiliriz. En azından ben sizin deyiminizle selini topa falan tutmuyorum. Ondan farklı olarak düşündüğüm şeyleri yazmanın da hata olduğunu düşünmüyorum. Orhanın bir pislik olduğunu belirtip, ancak benim bu pisliğe kızılmaması gerektiğini söylemeniz beni inanın çok etkiledi. Orhana kızmayacak karakterde bir insan olduğumu ima etmeniz de tabiî ki hoşuma gitmedi. Orhan gibi kötü bir insanı hoş görebilmek, anlayabilmek için karaktersiz olmak gerekir. Bir başkasına hakaret edildiğini savunurken, sizin de başka bir insanı incitmeniz de sanırım sizin çelişkiniz olmalı. keremin babası kazada ölebilirdi evet. ama bu bir varsayım. keremin babası intihar etti. tıpkı şebnemin gerçeği öğrenmesi sonucu yaşayabileceği travmayı yazdığım için beni eleştirirken, sizin de varsayımlar üzerinden keremin babası için farklı seçenekler sunduğunuzun farkında mısınız acaba? bana şebnemle ilgili yaşayabileceği şeyler için yazma hakkı vermezken, kendiniz başka varsayımla fikir yürütüyorsunuz. Tefeciler konusunu yanlış bilmediğimi tekrar etmek isterim. (ben büyük meblağlarda borç alınma şartlarını söylemiştim onu belirteyim öncelikle) Tefecilere çok değişik şartlarda insanlar borç istemeye gider. Ama genellikle tefecilere tüm yolları tüketmiş insanlar gider. Elbette kimse salak değil, ya şu bankayı boşver hadi tefeciye gidelim demezler. tüm seçenekleri kullanmasına rağmen, kendini çıkmaz sokakta bulan bazı insanların son seçeneğidir tefeciler. Meşru zeminde mirasçının redd-i miras yapma hakkı elbette vardır, ama ne yazık ki illegal kişilerin yasayla pek alakası olmuyor. Yine yanlış anladığınız bir noktayı daha yeniden ve yeniden anlatmak isterim ki selin bana hakaret etti diye bir şey asla söylemedim, sadece bana yönelik yazmış olduğu son yazının üslubunun kırıcı ve sert olduğunu algıladığımı söyledim. Farz edelim ben tümüyle selini yanlış anlamış olabilirim. Peki yanlış da olsa anladığım şeyi söyleme hakkını bana niye vermiyorsunuz? Neden burada şebnemle ilgili tahmin yürütme hakkını bana çok görüyorsunuz? Neden size göre yanlış olsa da bana göre doğru olduğunu düşündüğüm şeyleri yazmamı saldırı olarak yorumluyorsunuz? Bu mantıkla siz de bana saldırmış olmuyor musunuz? Neden doğruları sadece kendinizin, selinin ve birkaç kişinin söylediğini varsayıyorsunuz? Selin yazdığı zaman onun fikirlerini okumak size keyif verebilir, benim yazdıklarım da canınızı sıkabilir bunu anlarım, ama sırf faklı düşünüp yazdığım için selinin kötü niyetli olduğuna inandığımı söylemenizi de esefle karşılıyorum. Selin gibi size de kızacağımızı bildiğinizi söyleyerek bitirdiğiniz yazınıza karşılık olarak, kendi adıma ne seline ne de size asla düşündüğünüz şeyleri yazdığınız için kızmadığımı, sadece kullanılan üslup, seçilen kelimelerin biraz incitici olmasından dolayı üzüldüğümü söylemek isterim. Umarım bundan sonraki tüm yaşantınızda her şey gönlünüzce olur. Siz de esen kalın lalem hanım
06.11.2013 - 16:21
0   0

SELİN demiş ki;
Herkese selam. Sevgili LaLem herşeyden önce aramıza hoşgeldin. Dilerim bundan sonra da yorum yazmaya gücün yeter. Tabii ki iltıfatlarına ve bana destek olmak istemene çok sevindim; ama bundan daha çok beni anlamana sevindim. Galiba biz İzmir’lilerin dilini ancak İzmir’liler anlıyor (tabii bu işin şaka tarafı). Yalnız nankörlük gibi olmasın ama ben bu sitedeki yorumcuların beni yanlış anlamalarını biraz anlıyorum. 03.11.13 tarihli yorumumdada yazdığım gibi kafamızdaki kadın klişesinin bizi hemcinslerimize karşı acımasız ve hoşgörüsüz yaptığını itham şeklinde değil de soru şeklinde getirseydim belki bu kadar tepki yaratmıyacaktı. Orada da dediğim gibi olan oldu. Ben ne demek istediğimi anlatmaya çalıştım, dilerim samimiyetime inanırlar. Bazen kendimi devamlı katıldığım toplantılardan birinde hissediyorum. Oralarda bu tür bir iddia sendeki etkiyi yapıyor: insanların kafalarındaki değerleri sorgulamasını sağlıyor ama tabii ki sözlü düşünce alışverişi yapılan bir ortamla burası farklı. Neyse uzatmanın faydası yok. İzmir’in neresinden olduğunu bilmek isterdim. Belki bir dahaki yorumunda... Tekrar hoşgeldin. Sevgili CEMİLE son iki yorumuna mutlaka cevap yazacağım vakit bulur bulmaz. Herkese sevgiler.
06.11.2013 - 13:55
0   0

MSFIGO demiş ki;
LALem arkadas, öncelikle cok gecmis olsun gecirdigin kaza yüzünden. Simde bana kalirsa bu yorumlar fazla uzadi. Sonucta herkes özgür ve özgürce düsüncelerini yazabilir. Kimse uyduruk bir karakter yüzünden (Azra, Sebnem vs. )baska bir yorumcuyu ne negatif bir sekilde elestirebilir nede kirabilir. Cemile arkadas neyi demek istedigini bir kac kere anlatti. Ve Selin arkadasin yaptigi yorumundan neden rahatsiz oldugunu defalarca yazdi. Selin arkadas yanlis anlasildigini ve uslupünün degistirmesini gerektigini düsünerek yazdi. Sitede kimsenin Seline hakaret ettgini okumadim, topada tutulmadi, sadece Selin kadinlar hakkinda yazdigi son sözleri yorumculari rahatsiz etti. Herkesin gözünde ideal kadin baskadir. Kendini düsünmeyen, baskalarini düsünen, pasif vs. kadin modeli benim icin ideal bir kadin modeli degil. bu nerden cikartiliyor? benim icin ideal bir kadin kendi cabasiyla bir yerlere gelen, baskalarinin parasini yemeyen, cesur, zeki, isini bilen, kendini ezdirmeyen bir kadindir. o saydiginiz kadin modeli önceden vardi simdiki kadinlar cok baska allaha sükür. Yorumculari tanimadan sirf Azranin yaptiklarini dogru bulmadiklari icin ona kizanlari klasik kadin modelini sevdikleri icin ve modern kadini sevmedigini düsünerek ister istemez öbür yorumculari gerici olarak görüyor gibi gözüküyorsunuz. Erkek hata yapar kadin yapamazmi soruyorsun. Elbette yapabilir, hatasiz kul bu dünyada zaten yok. Eger saglini biri yerine getirse onun alnindan öpüp hatta evlendirirsin yaziyorsun. Peki sen o kisiye eger asik oldunsa aynisini yaparmisin? Ayrica sen öylesin diye Sebnem de öyle olmak zorunda degil. Yazdigim gibi her insan baskadir. Birde Orhani güya daha iyi görüyormussunuz muhabbeti beni zaten sasirtiyor. Orhan zaten pislik ve vicdansiz bir insan. Insan demeye bile bin sahit lagzim. Cemile arkadas onu zaten sevmiyorki. O sadece ondan para alan ve aileyi bu duruma düsüren babada hatali diyor. Ama empati kurarken her yöne kurulsa daha güzel olur. Mesela kendini öbür yorumcularin durumuna koysan niye tepki gösterdiklerini anlarsin.
06.11.2013 - 00:00
0   0

LaLem demiş ki;
Merhaba arkadaşlar. Ben de selin, fey ve melis arkadaş gibi izmirliyim ve almanyada yaşıyorum. 10 sene önce çalıştığım fabrikada ağır bir iş kazası geçirdim ve felç oldum. Vucüdumun çok az yerini hareket ettirebiliyorum mesela sırf sol kolumu. Çok vaktim olduğu ve pek fazla birşey yapamadığım için çok dizi seyrediyor ve seyrettiğim dizilerin sitelerine girip yorumları okumayı seviyorum. Birçoğunuzu da yorumlarınızdan tanıyorum. Yazmayı da çok istiyorum ama solak olmayan biri için sol elle yazmak zor. Zaten sol eliminde sadece 3 parmağını hareket ettirebiliyorum. Ama selin arkadaşa biraz destek olmak için kendimi yazmaya zorlamaya karar verdim. Şu anda saat sabah dokuz. Akşama ancak bitiririm yazımı herhalde. İnşallah emeğim boşa gitmez yazım yayınlanır. Ben selin arkadaşın yazma tarzını, sitedeki tutumunu ve yazdıklarını çok beğenen biriyim. Herkesi selamlaması, ortaya değil şahsa hitabetmesi, herkese cevap vermesi, yanlış anlaşıldığı an sabırla karşısındakine ne demek istediğini anlatmaya çalışması, herkesi sitede yazmaya teşvik etmesi ve hata yaptığı zaman özür dilemesi onun ne kadar duyarlı ve nazik bir insan olduğunu gösteriyor bana. Bunun yanında onun çok hoşgörülü, gerçekçi, bilgili ve ön yargısı olmayan bir insan olduğunu görüyorum. İnsanları, yaşantılarını, aşkları ve tüm yaşamı, toz pembe aşk romanlarında veya katı ahlak kuralları ve siyah beyaz mantığı çerçevesinde tasvir edildiği gibi değil de olduğu gibi gören ve bunlara çeşitli pencerelerden bakabilen bir insan. Yazdıkları insancıl, gerçekçi ve sorgulatıcı ama asla demagojik değil. Bu arkadaş bu sitede topa tutuluyor. Neden çünki fey arkadaş dışında herkesin nefret ettiği azra karakterini anlıyor ve hoşgörüyorum diyor. Onaylıyorum demiyor, yaptığı doğrudur güzeldir, örnek bir harekettir demiyor sadece anlıyorum ve hoşgörüyorum diyor. Azra kim? Azra sırtında iki insanın yükünü taşıyacak kadar sorumluluk sahibi, geldiği yere kendi çalışma ve hırsıyla gelmiş mücadeleci, kararlı, diretici, cesur, enerjik ve ağlak olmayan gencecik bir kız. Bu kız ayrıca, pek fazla bir özelliği olmayan inisiyatifsiz, beceriksiz (adamın işini bile azra buldu) kararsız, durmadan ağlanan bir adama sırılsıklam aşık. Sonra orhan gibi her din nezdinde günah, her ülkenin kanunları nezdinde cezai nitelikte ve her kültürün ahlak anlayışında çok kötü görülen bir iş yapan bir tefeci giriyor hayatlarına. Bu orhan, babasının borcu yüzünden sadece keremi değil annesini ve azrayı ölümle tehdit ediyor onları darpediyor ve hayatlarını zehrediyor. Ve herşeyin asıl müsebbibi olan bu kişiye tek kızan insan selin ve sonra buna msfigo arkadaş katılıyor. Başka kimse bu olanlarda orhanda suçludur demediği gibi cemile arkadaş çıkıp orhana çok kızılıyor ama keremin babasıda orhan kadar suçlu diye orhan gibi bir parazite (parazit diyorum çünki orhan gibi bir tefeci üç kişiye verdiği parayı bir kişiden çıkarır zaten)karşı bile daha hoşgörülü olabiliyor ama azra şeytan. Yeri gelmişken, cemile arkadaş yanlış bildiğin bir şey var, tapulanacak bir mülkü olan bir kişi ğer çok SALAK değilse tefeciden para almaz bankadan alır çünki her banka böyle bir insana para verir. Tapulanacak malı mülkü olmayan insanlar tefeciye gider ve tefecide böyle insanlara para vermek riskli olduğu için en az %50 faiz alır (yani bankanın 5-10 katı). Ayrıca sadece borcu alan borçtan sorumludur. Oğlu ancak babasından kalan miras varsa ve bu mirası kabul ederse kanunun meşru gördüğü borçlardan sorumludur. Tefeciye olan borç meşru değildir. Tefecide riskli iş yaptığının farkındadır. Keremin babası eceliyle veya kazaylada ölebilirdi. Orhanın hoş görülecek hiçbir yanı yoktur ve bu dizinin şeytanı orhandır, azra değil. Bu şeytanın tehditleri ve can korkusu içinde olan azra tesadüfen şebnemin kereme aşık olduğunu ve arkasındanda şebnemin yaşama şansının yok denecek kadar az olduğu bir hastalığı olduğunu, ömrünün çok kısa olduğunu öğrenir. Aklınca onları kurtaracak bir plan yapar. Bu plan şebneme zarar vermeyecek ve hatta son arzusu büyük bir aşk yaşamak olan şebnemin son günlerini güzelleştirecektir.Yaptığı bundan ibarettir. Ama sitedekiler onu vicdansızlıkla, ahlaksızlıkla, acımasızlıkla, düşüncesizlikle, gözü yüksekte olmakla, zenginlik peşinde koşmakla suçlamaya başlarlar. Kerem önce bu plana karşı çıkar, ama sonra başka çareleri olmadığını görüp kabul eder, ederde en ufak bir engelle karşılaşınca ağlanmaya başlar. Ve azranın yükü daha da artar. Birde hem yaparım deyip hem ağlanan keremi motive zorunda kalır. Bunu yaptıkçada sitedekilerinin daha çok antipatisini toplar. Şimdi birde keremi kötü şeyler yapmaya zorlayan biridir artık. Bu arada fey, selin ve kısmen msfigonun yorumlarıyla azrayı anlayabilirim devresi başlar ama konuşma şekli gıcık bahanesi ortaya atılır. Kerem sebnemin hayatını kurtardıktan ve şebnem tedavi olmaya karar verdikten sonra yine azraya kızmaya devam edilir. Sebepte şebnem iyileştikten sonra kandırıldığını öğrenirse yıkılır, ruh hastası olur senaryosu. Keşke benide kandırıp iyileştirecek biri olsa. Ben iyileştikten sonra kandırıldığımı öğrenince o insanları alnından öper birde kendi elimle evlendirirdim. Şebnemin ruh hastası olacağını ve hatta onları anlayıp affetmiyeceği ve benim gibi davranmayacağı ne malum?. Ama bu bizim azraya kızma senaryomuza ters düşüyor değil mi?. Yorumları okudukça bende selin gibi kendi kendime sordum neden bu sitedeki yorumcular azraya karşı böyle diye ve bende selinin vardığı sonuca vardım. Biz kadınlar kendimizden çok şey bekliyoruz. İyilik, doğruluk, empati, duygusallık, uysallık, başkası için yaşamak, başkası için kendimizi kurban etmek ve benzeri. Azra gibi can korkusuyla olsa bile bu çizgide gitmeyen hemcinslerimizi de hoşgörüp onlara acıyamıyoruz aynı kendimizi de hoşgörmeyeceğimiz kendimize de acımıyacağımız gibi. Bunu bize hatırlatan seline de agresiv diye hakaret ediyor kızıyor ve küsüyoruz. Selin arkadaş hakaret sayılacak ne yazdı? Kafamızdaki bu ideal kadın resmi yüzünden hoşgörüsüz ve acımasızsınız dedi. Yalan mı? Gözünüzde orhandan bile suçlu olan azraya kim acıyor ve hoş görüyor. Bırak acımak şimdide cezasını çekecek diye seviniyorsunuz. Ben selinin herkesi kızdıran iddiasını kendimize dönüp bakmak, kafamdaki kadın resmini sorgulamak için bir vesile olarak kabul ettim, sizde öyle yapamazmısınız?. Ben 5-6 senedir çok dizi seyrettim çok yorum okudum. Bu diziler arasında, ailesinin veya sevdiklerinin canını veya malını kurtarmak için sevmediği bir kadınla evlenen bir adam bunu hoşgören sevgilisi veya adamı buna zorlayan baba senaryoları da vardı. Orada yorum yapanlar ne erkek karakteri ne de buna zorlayan babayı böyle acımasızca eleştirmişlerdi zavallı kadının hisleriyle oynuyorlar diye. Azra’yı şeytan gibi gören arkadaşlara o sadece bir erkeğe daha çok yakıştırdığımız sıfatlara sahip içinde bulunduğu vahim durumda etik olmayan bir karar alma hatasını yapmış genç bir kadın. Kadınların hata yapma hakkı yokmu? Selin arkadaşın kötü niyetli olduğunu inanan arkadaşlara da sadece insaf diyorum. Selin arkadaşın dediği gibi bana kızacağınızı biliyorum ama kızmamanızı diliyorum. Esen kalın!
05.11.2013 - 20:11
0   0

cemile demiş ki;
sevgili MSFIGO yorum yazıp yazmamak çok önemli değil benim için. ben keyif almak için yazmıştım. ama ilk yazdığım yazıdan beri yazdıklarım selinin çok hoşuna gitmedi sanırım. her ne kadar darılmam, kırılmam, fikrimi savunurum dese de (kendisi yazdığı yazının üslubunun bazen kırıcı olduğunun farkında değil galiba) yazdıklarımdan etkilenerek, sözlerimi zaman zaman öyle anlamlar yüklememiş olsam bile sanki yüklemişim gibi laflarıma farklı anlamlar yüklüyor. bazen yazdıklarındaki çelişkiler kafamı karıştırıyor. ne demek istiyor diyorum. şebnemi güçsüz bulup azra kadar kararlı olmamasını eleştiriyor. her imkanı var niye güçsüz diyor. oysa şebnemi anlayabilecek insanlardan biri olması gerekir. çünkü kardeşi de bu güçsüzlüğü yaşamış ve onlara yaşatmış. buna rağmen benim azrayı eleştirip, şebnemi anlatmaya çalıştığım cümlelere bana yönelik yazdığı son yazısında alaycı, saldırgan bir üslupla bana cevap verdi. son yazdığı kadınlarla ilgili kısmı, (Sevgili CEMİLE, şimdi ben seni ve senin gibi Azra’yı anlamak istemeyen, acımasızca suçlayan, her şeyine bir bahane bulan diğer yorumcuları kızdıracak bir şey söylemek istiyorum) diye bize anlattığı kadın profilini daha sonra ideal kadını yazmıştım diyor. ideal kadını anlatmak istese niye biz kızalım? bize kadına özgürlük vermeyen, kadını anlamayan insanlar olduğumuzu söylemek isteyen cümleler birden kadına iltifata dönüşüyor. bütün bunlar bir araya gelince ben de düşünüyorum ki, azrayı eleştirdiğimiz her cümle doğru bir eleştiri de olsa o sanki yanlış bir şey söylemişiz gibi itiraz ediyor. örneğin ben azra annesini terk etsin diye yazdığım bölümde yine benim düşüncemi eleştiriyor azrayı suçladın diyor, ama arkasından aslında haklısın ama annesi daha (kullanan) suçlu diyor, oysa adım gibi eminim ki aslında kendisi hep kullananın hem de kullandıranın hatalı olduğunu düşünüyor. ben orhana kızılmasın demedim, orhana kızılıyor ama.. diye başlayarak orhan kadar onları bu durumda bırakan keremin babası da suçlu dedim, ama bu cümlemi orhana kızılmıyor diye yazıyor. cümlenin bütününe bakmayıp bir kelimesine bakarsan olmaz. şimdi her fikrim doğru olmayabilir, ama sırf azrayı savunmak için yazdığım doğru şeyler bile (cümlelerimin sonunda aslında katılıyorum dediği şeyler için söylüyorum) çarpıtılarak ya da farklı anlamlar yüklenerek geri dönünce ben geriliyorum. sonuçta bir rekabet ortamında değiliz. keyifli fikir alışverişleri yapacağımı sandığım bir yerde bunları yaşamak hoşuma gitmiyor. selin yazısında (Şimdi son olarak Sevgili CEMİLE ve SANEM’in bana yazdıklarına değinip bundan sonra sadece benim gibi düşünen yorumcuların yorumuna değinecek ve diziye yorum yapacağım. ) diye yazıyor, ama kırılan, küsen biz oluyoruz. karşısındaki kişilerin kırılma hakkını yok sayıyor. yorum yazmasın yapmasın önemli değil ama daha beşinci bölümde (ki ben üç bölümdür yazıyorum) bunlar olduysa dizinin finaline kadar neler olmaz diye düşünüyorum. bana keyif vermediği noktada ara verebilirim. buraya birileriyle kavga edip, deşarj olmaya gelmiyorum. sen yaz ben okuyayım derken, açıkça yazmadığım düşüncelerim bunlardı MSFIGO. üstelik daha ilk yazımda beni prokovatif ve magazinvari olmakla suçladı. aslında ikimizde aynı şeyi farklı üsluplarda yazmıştık. oldukça sakin cevap vermeye çalışıyorum ama ( yani ben kendimi sakin zannediyorum) bu şekilde olmaz. burada hepimiz eşitiz. kimse kimseden üstün değil. hepimizin kendimize göre bir hayat anlayışı var, bu doğrultuda diziyi eleştiriyoruz. dizideki farklı karakterlere sempati duyabiliriz. yorum yapmak diziyi eleştirenleri düşünce tarzından dolayı eleştirmek, yada öyle düşündükleri için onları bir kalıba sokarak kafanızda klişe bir kadın resmi var deyip, aslında suçlayıcı ki suçlayıcı olmasa bile tanımadığı insanlar hakkında kimse fikir yürütmemeli. sadece kafanızdaki kadın profili bu mu acaba diye sorabilir. selinle aramda geçenleri yazıyorum ama bunları selini eleştirmek için değil, neyi, nasıl, neden düşündüğümü anlatabilmek için yazıyorum. eğer okuyorsan selin lütfen beni yanlış anlama ben yaşananları bu şekilde algıladım. bana göre yorum yapmanında, yazı yazmanın da hem yazılı ve hem de yazılı olmayan kuralları var. sizleri okumak da güzel aslında. hepinize iyi günler diliyorum.
05.11.2013 - 09:52
0   0

fey demiş ki;
Selam Selincim, sahsen ben Izmirdeki evinizde cay icerken hissetmene sebep olduguma cok sevindim. :) Ama bu bana sorumluluk yukledi sanki, insallah seni hayal kirikligina ugratmam. Dizimizin 5.bolumuyle ilgili yazdiklarin hemen hepsine katiliyorum. Yeni bolumlerde duzelir ins. Canim arkadasim iki gun sonra iki haftaligina yokum. Mobilden yazabilirsem gorusuruz. Bir tekloloji ozurlusu olarak su anda da deniyorum zaten, resmen cag atladim anlayacagin. Daha sonra gorusmek uzere, seni kocamanca optummm:)) Sevgiyle kal, Allaha emanet ol...
05.11.2013 - 01:11
0   0

fey demiş ki;
Fragmani izledim ve kotu oldum be.... Azraya uzuldum:( Halbuki ben bu ani bekliyordum, Kerem Asliya asik olacakti, bende tv karsisinda Azranin kivranislarini -zevkle- izleyecektim:))) Ama daha fragmani gordugumde yelkenleri suya indirmis durumdayim:) Bu gidisle Sebneme uzulmeye zaman bulamayacagim galiba :( Azra resmen acinasi durumda:( Ama kizim sana o kadar don arkana git dedim birak su Keremi kendi caresizliginde, ne yaparsa yapsin dedim, dinlemedin. Sen onu biraksaydin O bu pisiriklikla Sebnemi ancak ruyasinda gorurdu:) Simdide Sebneme sirtini Sebneme dayamis sana asilda cemkiriyor.. Ah Azra ahh..
05.11.2013 - 00:43
0   0

MSFIGO demiş ki;
Banada öyle geliyorki, gercekten evlilik sözlesmesi yapilabilir. Cemile arkadas, güzel yazmissin. Selincigim, AFK sayfasinda yorumlarini cok begeniyordum. Merhametdede baska pencereden bakman cok hosuma gitmisti. Ümmü hakkinda. Burdada baska pencereden bakman baska dialoglar sürmemize yardimci oluyor. Yalniz son yazdigin rahatsiz edici oldugu icin bunu sana yazmak zorunda kaldim. Cemile arkadas, yorumlarini görmek isterim. Sakin yorum yapmiyorum deme ;) Sanem arkadasin, sende yorumlarini eksiltme. Selincigim, akli basinda olan bir insan zaten Orhan ve adamlarini iyi bulmaz. Ama basrol Azra, Kerem ve Sebnem oldugu icin yorumlar onlar üzerinden daha cok yapiliyor. Yoksa her halde hepimiz Orhan gibilerini seve seve bogariz ;) Bu hafta herhalde bayagi dramatik olacak. Azra maalesef cocugunu aldiriyor gibi görünüyor ve Keremin gönlü Sebneme kayiyor gibi.
04.11.2013 - 22:45
0   0

Roza demiş ki;
Vallah Melis tüm kalbimden söylüyorum,en dogru yorumu sen yaptin. Bende annesi veya abisi olsam sebnemin böyle ciddi rahatsizligi olan kizin/kardesim evlenmeye kalktiginda bir evlilik sözlesmesi yaptiririm. Azra ve Keremde avuclarini yalarlar:)). Artik Kerem Sebnemle evlenirse sadece ASK ICIN OLUR
04.11.2013 - 18:11
0   0

SELİN demiş ki;
Selam FEY’cim. Herşeyden önce sana, kısa ve öz olduğu kadar özlü, taşı gediğine koyan yorumlarını okumanın benim için her zaman bir zevk olduğunu söylemek isterim, yani kafa şişirmek diye bir şey benim için hiçbir zaman mevzubahis olamaz. Zaten adını okuyunca çok sevdiğim eski bir dostu görmüş gibi hissediyorum ve kendimi İzmir’deki evimizin bahçesinde çay içerken görüyorum içim buruk bir mutluluk hissiyle doluyor. Azra hakkında yazdıklarının çoğuna katılıyorum ve bilhassa Kerem’e olan aşkına. Zaten senin de dediğin gibi Kerem’e olan büyük aşkı olmasa ona arkasını döner giderdi ve bu oyuna girmezdi. Senin yazdıklarına ek olarak Azra bu oyuna kesinliikle zenginlik peşinde olduğu için girmedi. Eğer sadece zenginlik peşinde bir kadın olsaydı Kerem gibi bir çulsuzla beraber olmaz klüpten bir zengin tavlamaya bakardı. Zaten hazır etrafında dönen Can var. Bende bu dizinin bitmeme inşallah diyor ve hep beraber dizi kahramanlarının yaşayacaklarını görmek istiyorum. Sevgili CEMİLE ile olan anlaşmazlığa gelince. Benim için sorun yok. Ben her türlü eleştiriye açık biriyim; kırılmam veya darılmam. Düşüncemi savunurum, yanlış düşündüğümü görürsem bunu düzeltir. hata yaparsam da özür dilerim. Benimle yazışmak istemeyene de saygı gösteririm. Sitemizin kalabalık olması beni mutlu eder. Sana ve güzel İzmiri’me kucak dolusu sevgiler ve selamlar.
04.11.2013 - 14:05
0   0

Daha Fazla Yorum
Yorum Yap

Dizinin Diğer Bölümleri
Yerli Diziler
Eski Diziler
Yabancı Diziler